İltihaplı romatizmal hastalık nedir? Tedavisi var mıdır?

Romatoid artrit genellikle ömür boyu devam eder, kendi kendine geçmez, anti-romatizmal ilaçlarla kontrol altına alınır yani hastalık çoğunlukla düşük aktivite veya uyku haline getirilebilir.

01.06.2023
İltihaplı romatizmal hastalık nedir? Tedavisi var mıdır?

Bu şekilde tedavi olmadan devam ederse kısa sürede eklemlerde kısıtlılık, harabiyet ve şekil bozukluğu meydana gelebilir.

 

Romatoid artrit genellikle ömür boyu devam eder, kendi kendine geçmez, anti-romatizmal ilaçlarla kontrol altına alınır yani hastalık çoğunlukla düşük aktivite veya uyku haline getirilebilir.

 

Romatoid artrit kişinin kendi bağışıklık sisteminin bir hastalığıdır. Bu kişilerde bakteri virüs gibi mikrobik ajanlara karşı savaşması gereken bağışıklık sisteminde bir bozukluk meydana gelmekte ve bağışıklık sisteminin hücreleri ve ürünleri kişinin kendi eklemlerine karşı bir nevi savaş açmaktadır.

 

Bu tür hastalıklara otoimmün hastalıklar denmektedir. 

 

Bağışıklık sistemindeki bu bozukluğun sebebi genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve mikrobik ajanlar olarak öne sürülmüştür.

 

Romatoid artritli hastalarda HLA denilen immün sistemde önemli rol oynayan bir gen kompleksinin üzerinde bulunan “paylaşılmış epitop” denilen ortak bir aminoasit dizisi   bu hastalıktan sorumlu tutulmuştur. HLA dışında romatoid artrit gelişimiyle alakalı olan birçok gen vardır.

 

Romatoid Artrit kadınlarda erkeklerden 3 kat daha sık görülür, ortalama başlangıç yaşı 50-60 yaşlar arasıdır.

 

Romatoid artritte ilk olarak eklemleri çevreleyen sinoviyum denilen zarda  iltihaplanma başlar ve böylece pannus denilen iltihaplı bir doku oluşur.

 

 

Eklemi, kıkırdağı ve kemiği yıkan işte bu pannus dokusudur.

 

Romatoid artrit belirtileri ve sempomları nelerdir kısaca

 

ANKİLOZAN SPONDİLİT

 

 

Ankilozan Spondilit omurganın iltihaplı romatizmal hastalığıdır.

 

Genellikle genç erkeklerde görülür. Başlangıç şikayeti uzun süreden beri (3 aydan uzun) devam eden, istirahatle artan, hareketle azalan, geceleri  uyandıran bel ağrısıdır.

 

Bu kronik bel ağrısı uzun yıllar boyunca tanınmayabilir ve hastaya bel fıtığı gibi başka teşhisler konulabilir.

 

Ankilozan Spondilit bazen omurga dışındaki eklemlerde de(diz ve ayak bileği gibi)şişlik ve ağrı, gözde iltihaplanma (üveit) yapabilir.

 

Bağırsağın iltihabi hastalıkları (Crohn   hastalığı, ülseratif kolit) ile ve sedef hastalığı ile beraber görülebilir.

 

Ayrıca okuyun: Ankilozan Spondilit neden olan nedir?

 

– Günümüzde manyetik rezonans görüntüleme ile şüphelenilen vakalarda erken dönemde teşhis mümkün olmaktadır.

– Tedavisinde non-steroid anti-inflamatuvar ilaçlar(ör: rantudil, endol, voltaren), salazopyrin veya anti-TNF tedaviler (Humira, enbrel, cimzia, simponi, remicade, remsima, verxant) kullanılmaktadır.

– Egzersiz de tedavinin çok önemli bir parçasıdır.

– Düzenli takip ve tedavi ile kontrol altına alınabilen bir hastalıktır.

 

 

Tedavi edilmezse bazı hastalarda omurgada hareket kısıtlılığı ve kamburluk meydana gelebilir. Ancak tüm hastalarda kamburluk gelişmez.

 

SJÖGREN HASTALIĞI

 

 

50-60 yaş arası kadınlarda gözlenir. Sjögren Hastalığı göz ve ağız kuruluğu, eklem ağrıları, eklem şişlikleri, yorgunluk ile seyreden bir iltihaplı romatizma türüdür. 

 

Genellikle Hastalarda 3 aydan uzun süredir devam eden gözde kızarıklık, kumlanma hissi veya günde 3 kereden fazla göz damlası kullanmak, tükrük bezlerinin şişmesi, kuru yiyeceklerin sıvı kullanmadan  yutulamaması gibi şikayetler vardır.

 

Ayrıca okuyun: Sjögren hastalığı nedir? Sjögren hastalığının tedavisi var mıdır?

 

Tanıda göz ve ağız kuruluğunun objektif olarak bazı testlerle ortaya konulması gerekir (Schirmer testi, tükrük testi, tükrük bezi sintigrafisi gibi).

 

Bunun yanı sıra tanı için bazı immunolojik testler de gereklidir (ANA testi ve ENA profili  testi  vs.).

 

En kesin tanı ise alt dudak tükürük bezlerinden biyopsi alınıp bu bezlerde iltihabi reaksiyonun görülmesi ile olur.

 

Hastalık genellikle iyi seyreder ve eklemlerde kalıcı şekil bozukluğuna yol açmaz ancak bazen akciğer, böbrek, deri, damarlar, beyin gibi organlarda da iltihabi reaksiyona yol açıp hastalıklara sebep olabilir, dirençli eklem şişliğine sebep olabilir, çok nadiren de lenfoma denilen bir lenf kanserine yol açabilir.

 

SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS

 

 

Genellikle genç doğurganlık çağındaki kadınlarda görülen bir

 

İltihaplı romatizma türüdür. Yüzde güneşle tetiklenen kelebek şeklinde kırmızı döküntü, ağız aftları, eklem ağrıları ve eklem şişlikleri, halsizlik yorgunluk ile başlayabilir.

 

Sistemik lupus eritematozus ,sistemik yani vücuttaki tüm organ -sistemleri etkileyebilen bir romatizmal hastalıktır.

 

 

Eklemler ve deri tutulumu dışında böbrekler, akciğerler, kalp, sinir sistemi, kan ve kemik iliği sistemini, lenf bezlerini etkileyebilir.

 

Ayrıca okuyun: Kronik enflamasyon ne demek?

 

Sebebinin genetik, hormonal (östrojen)ve çevresel faktörler olduğu düşünülmektedir. Otoimmünite denilen kişinin kendi bağışıklık sistemi hücrelerinin ve bunların ürünlerinin kendi dokularına zarar vermesinden kaynaklanır.  Diğer tüm romatizmal hastalıklar gibi bulaşıcı bir hastalık değildir.

GUT HASTALIĞI

 

Gut hastalığı eklemlerde ürik asitin birikerek iltihap yapması sonucu oluşur. Bu da kronik iltihaplı bir romatizma türüdür.Ürik asit proteinin yapı taşıdır ve tüm insanlarda belli miktarlarda bulunur. Ancak gutlu hastalarda ürik asitin serumdaki miktarı artmıştır. Artan ürik asit eklemlere çökebildiği gibi kalp böbrek gibi organlara da çöküp hastalık yapabilir.

 

Ayrıca okuyun: Gut hastalığına neden olan nedir?

 

Gut tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tedavide kolçisin, non-steroidal anti-inflamatuvar ilaçlar, kortizon kullanılabilir. Ürik asit seviyelerini kontrol altına alabilmek için de ürikoliz, uloric gibi ilaçlar kullanılabilir. Aslında tedavide ilaç tedavinin yanı sıra mutlaka diyet yapmak da önemlidir.

 

FİBROMİYALJİ

 

Fibromiyalji yaygın kas iskelet sistemi ağrıları ile birlikte kronik yorgunluk, isteksizlik, uyku bozukluğu ve çökkün  veya huzursuz ruh hali ile seyreden kronik bir rahatsızlıktır. Sık görülür.

 

Genellikle kadınlarda erkeklerden daha çok gözlenir.

 

Uzun süren stresli hayat olayları sonucu (bir yakının kaybı veya hastalığı, kişinin kendisine kronik bir hastalık tanısı konması, eşten ayrılma, başka bir şehire taşınma)meydana gelebilir  veya bazen de başlatan belirli bir stres faktörü bulunamayabilir.

 

Kişi yapısı gereği hassassa, mükemmeliyetçiyse ve küçük şeyleri dert ediniyorsa fibromiyalji olma ihtimali artmıştır.

 

Ailesinde fibromiyalji sendromu olan kişilerde (anne, teyze) görülme olasılığı daha sıktır.

 

Ayrıca okuyun: Fibromiyalji Kas Ağrısı

 

Fibromiyaljili kişilerde beynin ağrıyı algılama işlevi normal kişilere göre farklılaşmıştır. Fibromiyaljik kişiler ağrıya karşı çok hassaslaşmışlardır ve ağrıyı mevcut halinden daha fazla hissederler.

 

Fibromiyaljili kişilerin beyinlerinde ağrıyı ileten kimyasalların(nörotransmitter) seviyelerinin yükseldiği saptanmış.

 

Bu nörotransmitterlerin fazlaca olması sonucu vücudunda  sürekli yaygın ağrı hisseden kişide bir süre sonra kronik ağrı hafızası gelişir yani beyindeki ağrıyı algılayan almaçlar(reseptörler )hassaslaşır ve ağrı sinyallerine aşırı artmış yanıt vermeye başlarlar.

 

OSTEOARTRİT (KİREÇLENME)

 

Osteoartrit vücudumuzda herhangi bir eklemde görülebilen yaşa ve aşırı kullanmaya bağlı eklem hasarlarına verilen isimdir.

 

Eklem aralıklarında daralma, eklem aralığındaki kayganlaştırıcı yapı olan eklem kıkırdağının harabiyeti, eklemin çevresindeki kemiklerde kalınlaşma, eklem kenarlarında yeni kemik oluşumları(osteofit) görülür.

 

Böylece ilgili eklemde hareket kaybı, sürtünme ve buna bağlı çıtırtı sesi duyulması, şekil bozukluğu ve ağrı meydana gelir.

 

Ayrıca okuyun: Geceleri kalça ağrısına neden olan nedir?

 

Kireçlenme özellikle yük taşıyan eklemlerden dizlerde ve çok iş yapan el parmak eklemlerinde gözlenir.

 

PSORİATİK ARTRİT (SEDEF ROMATİZMASI) NASIL BİR HASTALIKTIR?

 

Psoriatik artrit iltihaplı bir eklem romatizmasıdır. Sedef romatizması olarak da bilinir.

 

Sedef hastalarının üçte birinde görülmektedir. Kadın ve erkekleri eşit oranda etkiler.  Genellikle 30-55 yaşlar arası görülür. Görülme sıklığı binde üçtür.

 

 

Ayrıca okuyun: Psoriatik Artrit 

 

Sedef hastalığı otoimmün bir deri hastalığıdır. Saçlı deride, kulak arkasında, diz-dirsek gibi eklemlerin dış yüzlerinde tabanı kızarık, üstü beyaz -gümüş renkli kabuklu kepekli kuru lezyonlardır.

 

Döküntüler bazen kalça arası, genital bölge, göğüs arası gibi daha saklı yerlerde de olabilir.

 

Tırnaklarda da soyulma, sararma, kırılma  ve noktalanma tarzı değişiklikler yapabilir. 

 

Ayrıca okuyun: Sedef hastalığının yayılmasını nasıl önleyebilirim?

 

Sedef döküntülerinin yaygınlığı ile sedef romatizması arasında bir ilişki vardır.

 

Çok yaygın sedef lezyonları olan bir kişide sedef romatizması olma ihtimali daha yüksektir,  ancak çok küçük ve sayıca az  lezyonları olan bir kişide de sedef romatizması gelişmez diyemeyiz onda da gelişebilir, hatta kişinin kendisinde değil de birinci derece akrabalarından birinde varsa ve kişide eklem iltihabı (eklem şişliği ve ağrısı ) gelişirse biz o kişiye yine sedef romatizması teşhisi koyabiliriz.

Ama özellikle saçlı deri, kuyruk sokumu bölgelerinde sedef döküntüleri olan ve tırnak tutulumu olan kişilerde sedef romatizması daha sık gelişir.

 

– Psoriatik artrit sero negatif spondiloartritler grubu hastalıkları arasında yer almaktadır.

 

– Eklem iltihabı,

 

– Entez iltihabı (kas ve tendonların kemiğe tutunduğu yerler)

 

– Sakroiliak eklemlerde ( bel ve kalçayı birleştiren eklemler),

 

– Omurga eklemlerinde de iltihap

 

– Üveit,

 

– Daktilit

 

– Bağırsak duvarında iltihap

 

Ömür boyu sürecek bir hastalık olduğu için ve tedavi edilmezse sakatlık ve eklem harabiyeti yapabileceği için düzenli doktor kontrolü ve  düzenli tedavi çok önemlidir. İlaçların doktora sormadan kesilmemesi çok önemlidir.

 

Makale kaynak:

Romatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Zühre Sarı Sürmeli romatologdoktor

Not: Bu içerik sadece rehberlik amaçlı olup kişisel ihtiyaçlarınıza göre tasarlanmamıştır. İçerik, uzman tıbbi tavsiye yerine geçmez 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.