Bilim uzmanları Fransa’da sperm örneklerinde yüksek glifosat tespit etti!
Fransa’da yapılan şok edici araştırma! Sperm örneklerinin yarısından fazlasında yüksek oranda glifosat tespit edildi. Glifosatın üreme sağlığına etkileri ve uzman görüşleri.

Fransa’daki bir kısırlık kliniğinden alınan sperm örneklerinin yüzde 55’inden fazlasında, dünyanın en yaygın yabani ot ilacı olan glifosatın yüksek seviyede bulunması, üreme sağlığı ve genel güvenlik üzerindeki endişeleri yeniden alevlendirdi. The Guardian gazetesinin haberine göre, yapılan yeni araştırma, glifosatın DNA üzerindeki olumsuz etkilerini ve doğurganlık üzerinde önemli bir etkiye sahip olan oksidatif stresle ilişkisini ortaya koydu.
Glifosat ve Üreme Sağlığı Üzerindeki Endişe Verici Bulgular
Science Direct dergisinde yayınlanan araştırmanın yazarları, “Sonuçlarımız bir araya getirildiğinde, glifosatın insan üreme sağlığı ve olası yavrular üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu gösteriyor” dedi. “İnsan Sperminde Glifosat Varlığı” adlı bilimsel makale, küresel doğurganlık oranlarının neden azaldığına dair yanıtlar arayışının bir sonucu olarak oluşturuldu. Birçok uzman, glifosat gibi toksik kimyasallara maruz kalmanın bu düşüşün önemli bir nedeni olduğundan şüpheleniyor.
Glifosatın Yaygın Kullanımı ve Tartışmalar
Glifosat, özellikle ABD’de çok sayıda gıda ürününde yaygın olarak kullanılıyor. Glifosat bazlı en popüler ürün, Monsanto’nun yabani ot ilacı Roundup, son yıllarda yasal ve düzenleyici savaşların merkezinde yer alıyor. ABD hükümetinin 2023 yılında yaptığı bir araştırmada, kanlarında yüksek seviyede herbisit bulunan çiftçilerde genotoksisite tespit edildi ve bu durum, pestisitler ile kanser arasında bir bağlantı olabileceğini düşündürdü. Aralık ayında, önde gelen ABD halk sağlığı örgütlerinden oluşan bir grup, ürünün savunucuları insanlarda toksisiteye dair kesin bir kanıt olmadığını söylemelerine rağmen, Çevre Koruma Ajansı’na ürünün yasaklanması için dilekçe verdi. Ancak onlarca ülke glifosatın kullanımını yasaklamış veya kısıtlamıştır.
Oksidatif Stres ve Erkek Kısırlığı İlişkisi
Fransız araştırmacılar, semende buldukları glifosat seviyesinin, erkeklerin kanındakinden dört kat fazla olduğunu belirterek, bunun yapılan ilk karşılaştırma olduğunu vurguladılar. Bulguları “endişe verici” olarak nitelendirdiler çünkü bu, kimyasalın üreme sistemi için özellikle tehlikeli olduğunu gösteriyor. Yazarlar, oksidatif stresin “memelilerde sperm canlılığını ve işlevselliğini düzenlediği için erkek doğurganlığındaki en önemli faktörlerden biri olarak kabul edildiğini” ve stres ile glifosat seviyeleri arasında “önemli bir pozitif korelasyon” bulunduğunu kaydettiler.
Glifosata Maruziyet ve Risk Grupları
Tarım çalışanlarında glifosat seviyesi en yüksek bulundu ve çalışmaya katılan çiftçilerin yüzde 96’sının vücudunda bu kimyasal tespit edildi. Bahçıvanlar da yüksek seviyelerde glifosata maruz kalırken, sigara içenlerin glifosat seviyeleri, sigara içmeyenlere göre çok daha yüksek olma eğilimindeydi.
Sperm Sayısındaki Endişe Verici Düşüş
Yapılan bir dizi araştırmada, Batı ülkelerindeki erkeklerde sperm sayısının sürekli azaldığı, bunun başlıca nedeninin kimyasallara ve plastiklere maruz kalma olduğu ortaya çıktı. Human Reproduction Update dergisinde yayınlanan ve İsrail Üniversitesi’nden Dr. Hagai Levine’in öncülük ettiği araştırmada, 1973-2011 yılları arasında Kuzey Amerika, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’daki erkeklerin sperm sayısının yüzde 50-60 oranında azaldığı tespit edildi. Bilim insanları, Batı’daki erkeklerin sperm sayısının mililitrede 40 milyonun altında olması nedeniyle özellikle endişe duyuyor, çünkü bu kısırlığa işaret ediyor.
Bu araştırma, glifosatın insan sağlığı üzerindeki potansiyel tehlikelerini ve üreme sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini gözler önüne seriyor. Konuyla ilgili daha fazla araştırma yapılması ve glifosatın kullanımına ilişkin daha sıkı düzenlemelerin getirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Not: Bu içerik sadece rehberlik amaçlı olup kişisel ihtiyaçlarınıza göre tasarlanmamıştır. İçerik, uzman tıbbi tavsiye yerine geçmez.