Muz kabuğu sandığımızdan daha sağlıklı

Muz kabuğunu yiyen birini görmemişsinizdir çünkü biz sadece içindeki tatlıyı yiyip kabuğunu atmaya alışığız. Ancak Hindistan’da örneğin yıllar önce muz kabukları yeniyordu.

Muzun içi yumuşak ve tatlı iken kabuğu sert ve biraz acıdır, dolayısıyla onu yemememiz anlaşılır bir durumdur. Ancak bununla birlikte önemli besinleri de atıyoruz.

Muz kabuğu B6 ve B12 vitaminlerinin yanı sıra magnezyum ve potasyum açısından da zengindir. Muzun içi de bu unsurları içerir, ancak çok daha az oranda.

Bir muzun vücudumuzun günlük ihtiyaçları ile ilgili olarak kaç besin içerdiğini aşağıda bulabilirsiniz:

– Sindirime yardımcı olan ve diyabet riskini azaltan günlük lif ihtiyacının yüzde 12’sini karşılar.
– Bağışıklığın korunmasında önemli bir faktör olan C vitamini günlük ihtiyacın yüzde 17’sini karşılar.
– Vücudun yiyecekleri enerjiye dönüştürmesine yardımcı olan B6 vitamininin günlük ihtiyacının yüzde 20’si
– Vücutta yeni hücrelerin gelişimi için önemli olan günlük potasyum ihtiyacının yüzde 12’si.
– Glikoz ve kan basıncının düzenlenmesi için önemli olan magnezyum günlük ihtiyacın yüzde 8’ini karşılar.

Muz olgunlaştıkça kabuğu daha ince ve yumuşak olur, daha sonra tatlı hale gelir, böylece çiğnenmesi ve sindirimi daha kolay olur.

Bu da yetmezse haşlanabilir, pişirilebilir, buna rağmen doymadıysanız ve yiyemiyorsanız başka amaçlarla da kullanabilirsiniz.

Muz kabuğunu birkaç gün bir kova suyun içinde bırakabilir, daha sonra bu suyu çiçeklerinizi sulamak için kullanabilirsiniz.

Bitkilerinizin güçlü olmasına yardımcı olacak daha birçok besin maddesine sahip olacaktır.

Kabuğu et kızartmak için de kullanabilirsiniz. Fırında et kızartırken etin kurumaması için altına muz kabuğu yerleştirebilirsiniz.