Zika virüsünün en yaygın belirtileri

Zika virüsü enfeksiyonu, çoğu zaman hafif semptomlarla veya hiç belirti vermeden sinsice ilerleyebiliyor. Uzmanlar, bu durumun hastalığın yaygınlığını ve potansiyel tehlikesini artırdığını belirtiyor. Soğuk algınlığı veya grip gibi kolayca göz ardı edilebilen bu hafif tabloya karşın, özellikle hamilelerde ve bebeklerde yol açabileceği ciddi komplikasyonlar endişe veriyor.

Belirtilerin %80’i Asemptomatik! Hafif Ateş ve Eklem Ağrısına Dikkat!

Yeni İngiltere Tıp Dergisi’nde yayımlanan bir araştırmaya göre, Zika enfeksiyonlarının %80’i belirtisiz seyrediyor. Belirti görülen vakalarda ise genellikle hafif ateş, eklem ağrısı (artralji), kas ağrısı (miyalji), pembe göz (konjonktivit), baş ağrısı, şişmiş lenf düğümleri (lenfadenopati) ve küçük kırmızı şişliklerle karakterize döküntü (makulopapüler döküntü) ortaya çıkıyor.

Uzmanlar, bu belirtilerin enfekte bir sivrisinek ısırığından 3 ila 14 gün sonra başlayabileceğini ve genellikle 2 ila 7 gün içinde kendiliğinden geçtiğini belirtiyor. Zika virüsünün solunum semptomlarına (öksürük, hapşırık) neden olmaması, soğuk algınlığı veya gripten ayırt edilmesine yardımcı olabilirken, kesin tanı ancak kan ve idrar testleriyle konulabiliyor.

Nadir Ama Ciddi Komplikasyon: Guillain-Barré Sendromu (GBS)!

Uzmanlar, nadir vakalarda Zika enfeksiyonunun Guillain-Barré sendromu (GBS) olarak bilinen ciddi bir duruma yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Bağışıklık sisteminin kendi sinir hücrelerine saldırdığı bu durum, kol ve bacaklarda güçsüzlüğe ve ciddi vakalarda solunum kaslarının felcine neden olabiliyor. GBS semptomları haftalarca hatta aylarca sürebilirken, çoğu kişi tamamen iyileşse de bazı vakalarda kalıcı sinir hasarı veya ölüm görülebiliyor.

Bebeklerde Yıkıcı Etki: Mikrosefali Alarmı!

Zika virüsü yetişkinlerde ve çocuklarda nadiren ciddi hastalıklara neden olsa da, hamilelik sırasında bulaşması durumunda sonuçları çok daha ağır olabiliyor. Özellikle gebeliğin erken dönemlerinde Zika enfeksiyonu, bebeklerde mikrosefali olarak bilinen ve anormal derecede küçük baş ve beyinle doğmalarına yol açan ciddi bir doğum kusuruna neden olabiliyor.

Mikrosefali, bebeklerde epilepsi, konuşma ve motor becerilerde gecikmeler, zihinsel engellilik, beyin felci, yutma ve beslenme sorunları, işitme ve görme problemleri gibi çeşitli fiziksel, nörolojik ve gelişimsel sorunlara yol açabiliyor. Uzmanlar, mikrosefali tanısı alan bebeklerin yaşam boyu sürebilecek ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabileceğini vurguluyor. Mikrosefali için standart bir tedavi olmamakla birlikte, destekleyici tedavilerle bebeklerin yaşam kalitesini artırmaya yönelik çalışmalar yapılıyor.

Riskli Bölgelerde Yaşayan veya Seyahat Edenler Dikkat! Ne Zaman Doktora Başvurmalı?

Zika virüsünün yaygın olduğu bölgelerde yaşayan veya bu bölgelere seyahat eden herkesin enfeksiyon belirtileri göstermesi durumunda mutlaka test yaptırması gerektiği belirtiliyor. Bu durum özellikle hamileler için hayati önem taşıyor.

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), asemptomatik hamile kadınların bile salgın bölgesinden döndükten sonra belirli aralıklarla test yaptırmalarını öneriyor. Salgın bölgesinde yaşayan hamilelerin ise ilk doğum öncesi ziyaretlerinde ve hamilelikleri boyunca belirli zamanlarda test yaptırmaları gerekiyor.

Uzmanlar, sivrisinek ısırığı geçirmenin mutlaka bebekte doğum kusuruna yol açacağı anlamına gelmediğini hatırlatmakla birlikte, riskin farkında olunması ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Doğru korunma yöntemleriyle Zika virüsü enfeksiyonu riskinin önemli ölçüde azaltılabileceği belirtiliyor.