İnflamasyonu azaltmanın ve sağlıklı kalmanın 5 yolu

Enflamasyon bir yaralanmanın veya mevcut bir sağlık durumunun sonucu olabilir. Akut inflamasyon geçici olsa da kronik inflamasyon sağlığınıza ciddi zararlar verebilir.

Enflamasyon, vücudun yaralanma veya enfeksiyona karşı verdiği doğal tepkidir. Beyaz kan hücrelerinin sizi bakteri ve virüs gibi dış istilacılara karşı koruduğu süreçtir.

Peki bu savunma mekanizması ters gittiğinde ne olur? Bu durumda kronik inflamasyon ortaya çıkar.

Çoğunlukla uzun süre fark edilmeden dokulara sessizce (fark edilemeyecek şekilde) zarar verebilir, bu da kalp hastalığı, diyabet ve hatta kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Akut inflamasyonda ağrı, şişlik, ciltte renk değişikliği ve yorgunluk gibi belirtiler fark edebilirsiniz. Ancak ağrı devam ederse bu, profesyonel yardım gerektiren uzun süreli bir iltihabın işareti olabilir.

İnflamasyonun nedenleri

Yaralanmalar ve enfeksiyonlar akut inflamasyona neden olur. Vücut hasar veya patojen tespit ettiğinde bağışıklık sistemi iltihaba neden olabilecek reaksiyonları tetikler.

Bununla birlikte, otoimmün hastalıklar ve yaşam tarzı ve toksinlere maruz kalma gibi çevresel faktörler  kronik inflamasyondan büyük ölçüde sorumludur.

Enflamasyonun yaygın nedenleri:

• Stres kroniği
• Zayıflamış bağışıklık
• Obezite veya aşırı kilo
• Trans yağlar ve tuz açısından zengin bir diyet
• Bozulmuş uyku döngüsü
• Sigara içmek
• Toksinlere maruz kalma (kirlilik)
• Düzenli alkol tüketimi
• Otoimmün hastalıklar
• Cinsel hormonlarının düşük seviyeleri (testosteron ve östrojen)

İnflamasyon vücudun iyileşme sürecine yardımcı olsa da kronik inflamasyon aslında bir risk faktörüdür. Statpearls dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre dünya çapında beş kişiden üçü felç, kronik solunum yolu hastalıkları, kalp rahatsızlıkları, kanser, obezite ve diyabet gibi kronik inflamatuar hastalıklardan ölüyor .

Akut inflamasyon

Akut inflamasyon, doku hasarına, enfeksiyona veya travmaya yanıt olarak hızla ortaya çıkar. Enflamatuar hücreler yaralanma veya enfeksiyon bölgesine varır ve iyileşme sürecini başlatır.

Aşağıdaki gibi belirtileri fark edebilirsiniz:

• Ağrı
• Kırmızılık
• Şişlik
• Sıcaklık
• Fonksiyon kaybı (hareket etmede zorluk, nefes alma, koku alma vb.)

– Durumunuza bağlı olarak belirtiler birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir.

Bazen akut inflamasyon hiçbir belirti vermeden sessizleşebilir ve kişi kendini yorgun, halsiz hissedebilir ve ateşi çıkabilir.

Kronik inflamasyon

Bu tür iltihaplanma daha yavaştır ve aylarca, hatta yıllarca sürebilir.

Kronik inflamasyonla ilişkili durumlar şunları içerir :

• Kanser
• Artrit ve diğer eklem hastalıkları
• Kalp hastalığı
• Diyabet
• Astım
• Alzheimer hastalığı
• Alerjiler
• Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH)
• Sedef hastalığı

Semptomlar hastalığa bağlıdır ancak yorgunluk, ateş, ağız yaraları, göğüs ağrısı, karın ağrısı ve eklem sertliğini içerebilir.

Enflamasyon nasıl kontrol altında tutulur?

Enflamasyonun tedavisi, akut veya kronik olmasına bağlıdır. Çoğunlukla kendi kendine düzelen akut inflamasyon için kendi kendine yardım yöntemleri çok etkili olabilir.

Dinlenmek, soğuk veya sıcak kompres uygulamak ve kesik veya yanıklarda uygun yara bakımı rahatsızlığın giderilmesine yardımcı olur.

Ağrıyı, şişliği ve ateşi hafifletmek için steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) de kullanılabilir.

Kronik inflamasyon, uzun vadeli sağlık risklerini azaltmak için daha aktif katılım gerektirir. İşte atabileceğiniz beş adım.

Diyet tavsiyesi

• Glisemik indeksi düşük gıdaları seçin: Kan dolaşımına glikozu yavaşça salan, kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine ve inflamasyonun azaltılmasına yardımcı olan gıdalara odaklanın.
• Doymuş ve trans yağ alımınızı azaltın: Enflamasyonu ve kardiyovasküler hastalık riskinizi azaltmak için işlenmiş gıdalarda bulunan bu yağların alımını sınırlayın.
• Meyve ve sebzeler : Antioksidanlar, vitaminler ve mineraller açısından zengindirler; vücuttaki oksidatif stres ve iltihaplanmayla mücadeleye yardımcı olurlar.
• Lif : Tam tahıllarda, meyve ve sebzelerde bulunur, bağırsak sağlığını etkiler ve iyi bakterileri destekler.
• Kuruyemişler : Sağlıklı yağlar, lif ve antioksidanlar açısından zengindirler ve antiinflamatuar özelliklere sahiptirler.
• Balık ve balık yağı : Omega-3 yağ asitleriaçısından zengin olan balık ve balık yağı, inflamasyonu azaltmaya ve kalp sağlığını korumaya yardımcı olur.
• Mikro besinler : D vitamini, C ve çinko gibi temel vitaminler ve mineraller vücudun savunma fonksiyonunda önemli bir rol oynar ve iltihabı azaltır.

Takviyeler

Bazı besin takviyeleri de yardımcı olabilir.

– Balık yağında bulunan Omega-3 yağ asitlerininantiinflamatuar etkileri bilinmektedir. D vitamini gibi vitaminlerin ve çinko gibi mikro besinlerin de bağışıklığı güçlendirebileceğini ve iltihabı azaltabilir.

Ancak herhangi bir takviyeye karar vermeden önce, bunun sizin için uygun olduğundan emin olmak için doktorunuza danışmanız önemlidir.

Fiziksel aktivite

Egzersiz akut inflamasyonun çözümü olmasa da, düzenli fiziksel aktivite kronik inflamasyon riskinin azaltılmasına yardımcı olabilir.

Aerobik egzersiz, kuvvet antrenmanı ve esneme egzersizlerinden oluşan bir kombinasyon , bağışıklığınızı güçlendirmek ve sağlıklı kalmak için en iyisidir .

Bitkilerin yardımı

Bitkiler arasındaki en güçlü anti-inflamatuar etki, flavonoidler  polifenoller ve diğer antioksidanlar gibi yüksek düzeyde aktif bileşikler içeren bitkilerdir.  Zencefil, zerdeçal, fesleğen, yeşil çayın iyi olduğu kanıtlandı …

İlaçlar

Bazı durumlarda doktorunuz ağrıyı hafifletmek için NSAID’ler, iltihabı azaltmak için kortikosteroidler ve belirli durumlarda potansiyel anti-inflamatuar etkileri olan antidiyabetikler veya statinler gibi ilaçlar yazacaktır.